Srebrenitsa: Uluslararası Güvenliğin Çöküşü ve İnsani Değerlerin İflası
11 Temmuz 1995’te Srebrenitsa’da, BM koruması altındaki bölgede 8372 Boşnak erkek ve çocuk sistematik şekilde katledildi. Hollandalı BM askerlerinin sivilleri Sırp güçlerine teslim etmesi, uluslararası güvenlik sisteminin çöküşünü simgeliyor. Olay, Uluslararası Adalet Divanı tarafından soykırım olarak tanındı; ancak birçok sorumlu hâlâ cezasız. Bu trajedi, sadece geçmişin değil, bugünün ve geleceğin etik liderlik anlayışı için de güçlü bir uyarıdır: Sessizlik, suçu meşrulaştırır.

Srebrenitsa: Uluslararası Güvenliğin Çöküşü ve İnsani Değerlerin İflası
11 Temmuz 1995’te, Avrupa'nın göbeğinde, Birleşmiş Milletler koruması altında ilan edilen Srebrenitsa’da, 8372 sivil Boşnak erkek ve çocuk sistematik biçimde katledildi. Bu trajedi, yalnızca etnik temelli bir soykırım değil; aynı zamanda, küresel güçlerin ve uluslararası mekanizmaların göz göre göre başarısız olduğu bir güvenlik ve insanlık krizidir.
BM'nin rolü, sembolik başarısızlığın ötesinde, Hollanda Mavi Berelilerinin sivilleri doğrudan Sırp komutan Mladiç’e teslim etmesiyle tarihe kara bir leke olarak kazınmıştır. Uluslararası Adalet Divanı’nın yıllar sonra “soykırım” olarak tanıdığı bu vahşette, sorumluların büyük bölümü hala cezasızdır.
Kurumsal Perspektif: Neden Önemli?
-
Uluslararası sistemin güvenlik vaadi tek başına yeterli değildir; değerler, uygulamada sınanır.
-
Kurumsal sorumluluk sadece iş dünyasına değil; uluslararası aktörlere de aittir.
-
Adaletsizlik karşısında sessizlik, etik liderliğin ve sosyal sorumluluğun en büyük ihlalidir.
-
İnsan haklarına duyarlılık, kurum kültürü ve uzun vadeli itibar açısından kritik bir unsurdur.
Stratejik Uyarı: Geçmiş Geçmedi
Bugün benzer yapısal kırılmalar; Filistin, Uygur, Rohingya gibi örneklerde yaşanmakta. Bu nedenle kurumların sadece ekonomik değil, etik ve insani reflekslerinin de güncel ve güçlü olması, global ölçekte sürdürülebilirlik ve liderlik açısından zorunludur.
“8372 kişi bir çukurda unutulamaz.”
Unutmak; sadece ölüme değil, sessizlikle meşrulaşan yeni suçlara da davetiye çıkarır.
Yazar: Adnan FİŞENK
Genel içerik editörü: Selma Sultan AKMELEK
Yazı İşleri Sorumlusu: Nida PALA
Bu yazının tüm hakları yazarı Adnan Fişenk’e aittir. Kaynak gösterilmeden veya yazılı izin alınmadan kopyalanamaz, çoğaltılamaz, yeniden yayımlanamaz. Yazının bütünlüğü korunmalı, içerikte hiçbir değişiklik yapılmamalıdır.
Paylaş
Tepkiniz Nedir?






