BENLİĞİN SIRRI

İnsan, tüm yaşam yolculuklarında eninde sonunda kendine döner. Gerçek iç huzuru ve kalıcı mutluluğu dışarıda değil, kendi benliğinde bulur. Toplumsal kaygılarla kendini feda etmek, aslında en büyük yalnızlıktır. Kendi değerini fark etmek, ne istediğini bilmek ve kendini olduğu gibi kabul etmek, benliğin sırrına ermenin tek yoludur.

BENLİĞİN SIRRI

Benliğin Sırrı

“ İnsan tüm yolculuklarının sonunda yine kendisine varır.” diyor Seneca. 
İnsanın yürüdüğü hayat yolculuğu bir çember gibidir. Ne kadar giderse gitsin yine yolun sonu, yolun başı olarak karşısına çıkar ve her defasında kendini bulur.
      Hayatta aldığımız kararların, söylediğimiz sözlerin, uğruna mücadele ettiğimiz değerlerin hepsinin tek bir amacı vardır: İç huzur. İnsan, iç huzuru ararken kendi benliğinin farkına varmadan, sadece dışsal uyarıcılar etkisiyle anlık hazları mutluluk zanneder. Yoldaki göz alıcı, fakat aslında değersiz taşlar, yolun sonunda onu bekleyen asıl mücevhere varmasını engeller. 
   Bizi geçici olarak tatmin eden her duygu, kalıcı mutluluğun önündeki en büyük engeldir. Kendi benliğinin farkına varan insan, geçici mutluluğu dışarda aramak yerine kalıcı mutluluk ve huzuru kendi içinde arar. Daha önce farkında olmadığı birçok özelliğinin ve yeteneğinin olduğunu görür, üretken hale gelir ve kendini gerçekleştirmenin verdiği kalıcı hazla hem bireysel hem de toplumsal bir benlik farkındalığı yaşar.
      Benliğinin sırrına varmak isteyenler için yalnızlaşmak korkusu, insanın en büyük kaderi olsa gerek. Toplumsal normlara, klişe yaşamlara, sıradan sohbet ve dedikodulara meydan okumak insanı yalnızlaştırırken bir taraftan da kendi benliğini bulmayı kendini görmeyi sağlayacaktır. İstemediğin halde kalabalıklar içinde sırf onlara uyum sağlamak adına kendini feda etmen, yalnızlık ve tek kalma  korkusuyla yapmacık davranman aslında içten içe seni daha çok yalnızlaştırır. Oysaki ne istediğini, nerede bulunman gerektiğini, etrafındaki insanların sana iyi gelip gelmediğini bilmen gerekir. Çevrende onlarca dostun, arkadaşın olmasına rağmen eğer kendinden ve benliğinden uzak isen en büyük yalnızlığı sen yaşıyorsun. 
         Neredeyim ben? Ne yapıyorum? Ne istiyorum? Ne için yaşıyorum? Ne olacağım? Yıllardır belki de bu soruların cevabını vermeye korkar haldeyken, artık hepsine birer cevap verecek hale geleceksin.Çünkü kendini tanımaya başladın ve her şeyden önemlisi, kendini görüyorsun ve ne olduğunu biliyorsun. İnsanların senin hakkında ne düşündüğü artık önemsiz hale gelecek ve onların sana biçtiği değere ihtiyacın olmadan, kendi değerinin farkına varmış olacaksın. Sen, başkaları tarafından değer biçilen bir varlık olmaktan çıkıp, toplum içinde kendi değerini ortaya koyacaksın. Bunun gerçekleşmesinin tek yolu ise, kendi benliğinin sırrına varman olacaktır. 
   Çok düşünmeden, sorgulamadan ya da ne istediğini bilmeden sürdürdüğün hayat, seni senden uzaklaştırdı ve bir o kadar da yalnızlaştırdı. Sen kalabalıklar içinde "yalnız değilim" diye kendini avuturken, kendinden uzaklaşıp kendine yabancılaştın. Şimdi benliğinin farkına varmanın zamanı geldi. Seni sen olduğun için kabul eden, senin değerlerine ve sana saygı duyan insanları hayatına alman gerekiyor. Anlık hazlardan, kalıcı olmayan mutluluklardan ve hayal gibi süren bir yaşamdan, gerçeğe ve kalıcı mutluluğa erişmen lazım. Bunu yapabilecek tek güç, yine senin benliğinde. Yeter ki kendini tanı, kendini gör, kendini fark et...

Yazar: Cemal KARAKULAK

Yazı İşleri Sorumlusu : Nida PALA

Bu yazının bütünü yazarına aittir. İzinsiz kopyalanamaz, çoğaltılamaz ve herhangi bir mecrada kaynak gösterilmeden yayımlanamaz.

Paylaş

Tepkiniz Nedir?

Beğen Beğen 26
Beğenmedim Beğenmedim 1
Aşk Aşk 13
Komik Komik 0
Kızgın Kızgın 0
Üzgün Üzgün 5
Vay Vay 12